Türk Eğitim Sisteminde Teftişin Tarihsel Gelişimi
Osmanlı İmparatorluğunda teftiş kavramına ilk defa II. Mahmut döneminde 1838 tarihinde kurulan Meclis-i Umur-ı Nâfia tarafından aynı yıl yayınlanan Rüştiye Mekteplerinin açılmasına esas teşkil eden mahalle mektepleri hakkında hazırlanan lahiyada yer verilmiştir. Bu lahiyada okullardaki öğretimin aksaklığının giderilmesi, okullarda öğretmenlerin mesleki yeteneklerinin geliştirilmesi amacıyla görevlendirilecek memurlar tarafından teftiş edilmeleri öngörülmüştür.
Müfettiş kelimesi ilk defa 1862 yılında Rüştiye ve Sübyan okullarını teftiş etmek üzere görevlendirilen memurlar için kullanılmış ve bunlara merkez ve taşra okullarını teftiş etme görevi verilmiştir[1].
1869 yılında Maarif-i Umumiye Nizamnamesine göre Maarif-i Umumiye Nezaretine bağlı olarak Vilayet Maarif Meclisleri kurulmuştur. Denetimin yönetsel anlamda bir gereklilik olduğu bu nizamnamede ifade edilmiştir[2]. Ayrıca bu nizamname ile teftiş işi Bakanlığın resmi görevi haline gelmiş[3], Türk eğitim tarihinde teftiş kavramı çağdaş anlamda kullanılarak, sistemin hiyerarşik düzeninde yerini almaya başlamıştır.
1914 yılında yürürlüğe konulan "Maarif-İ Umumiye Nezareti Merkez Teşkilatı Hakkındaki Nizamname" ile merkez hizmetleri idare ve teftiş olmak üzere ikiye ayrılmıştır. Bu ayrım, yerleşik teftiş sisteminin kökenini oluşturmuş ve mezkur düzenleme Osmanlı sonrasında Cumhuriyet döneminde de etkisini hissettirerek, yüzyıldan uzun bir süre Türk eğitim sisteminde teftiş anlayışının kurgusunun ana dayanağı olmuştur[4].
Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldıktan sonra 2 Mayıs 1920'de kabul edilen ve 3 nolu "İcra Vekilleri Suret-i İntihabına Dair Kanun" ile on bir kişiden oluşan İcra Vekilleri Heyeti kurulmuştur[5]. Yeni kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümetinde millî eğitim hizmetlerinin tümü Maarif Vekaletine (Millî Eğitim Bakanlığı) verilmiştir. Bu tarihteki teftiş kadrosunda Bakan adına görev yapan üç müfettişten oluşan teftiş örgütü Büyük Zafer'in kazanıldığı 1922 yılından sonra kadrosu arttırılarak bir kurul haline getirilmiştir. 15 Temmuz- 15 Ağustos 1923 tarihleri arasında Cumhuriyetin kurulmasına kısa bir süre kala, ilk defa Heyet-i İlmiye (Bilim Heyeti) toplanmış ve heyet gündemine Teftiş Kurulu Tüzüğü de alınmıştır[6].
1923 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti Maarif Vekâleti Neşriyatı (Millî Eğitim Bakanlığı Yayını) olarak, Teftiş Kurulu tarihi bakımından önem arz eden ve aşağıda kapak sayfası örneği verilen, "Maarif Müfettişleri Talimatnamesi" adlı düzenleme yayınlanmıştır. Bu Talimatnamenin 1 inci maddesinde "Maarif-i Heyeti Teftişiyesi" denilmek suretiyle ilk defa kurul kavramı kullanılmıştır.
1 Ekim 1923 tarihine kadar teftiş makamı müdürlük iken bu tarihte "Maarif Vekaleti Heyet'i Teftişiye Riyaseti" olarak adlandırılmıştır. Daha önce bu makama müdür olarak atanmış olan Abdülfeyyaz Tevfik Bey de bu tarihten sonra görevine "Başkan" sıfatıyla devam etmiştir[7].
Cumhuriyetin ilanından sonra 1-20 Mayıs 1925 tarihleri arasında Konya'da ilk defa bir "Maarif Müfettişleri Kongresi" toplanmıştır. Kongreye Bakanlık Müsteşarı, Teftiş Kurulu Başkanı ile 14 Bakanlık Müfettişi katılmıştır. 1921 yılında toplanan 1. Maarif Kongresinden sonra milli eğitim alanında en önemli toplantılardan ikincisi olarak kabul edilen bu kongrede Cumhuriyet döneminin eğitim vizyonuna uygun kararlar alınmış ve sonraki yıllara damga vuracak bir dizi eylemin temelleri atılmıştır[8].
1925-1926 yılı Türkiye Cumhuriyeti Salnamesinde Teftiş Kurulunun bir başkan ile 18 müfettişten ibaret olduğu kaydı bulunmaktadır.
1926 yılında yürürlüğe giren Maarif Teşkilatı Kanunu ile ülkenin eğitim örgütü bir veya birkaç ilden oluşan bölgelere ayrılarak Maarif Eminlikleri kurulmuştur. Türkiye'de bölgesel düzeyde ilk uygulama olan Maarif Eminlikleri bugünkü anlamda eğitim bölgelerine denk gelmekte ve kurumsal bir yapı ve idari bir kademeye işaret etmektedir[9].
Maarif Eminliklerinin teşkilinden sonra çıkarılan 17 Ekim 1926 tarihli "Maarif Vekaleti Müfettişlerinin Hukuk, Selâhiyet ve Vazifelerine Dair Talimatname"de öncekilerden farklı olarak "Vekalet Müfettişi" unvanının kullanıldığı ve Vekalet Müfettişlerinin "Merkez Müfettişleri" ve "Mıntıka Müfettişleri" olmak üzere ikiye ayrıldıkları; Merkez Müfettişlerinin de 1-Terbiye ve Tedrisat, 2- İdare, 3- Kütüphane, Sanayii Nefise ve Müze Müfettişleri olmak üzere üçe ayrıldıkları; bunlardan Mıntıka Müfettişlerinin Maarif Eminliği bölgelerinde görev yaptıkları, Maarif Eminlerinin emir ve tensibi ile bölgelerindeki kurumları, memur ve öğretmenleri teftiş ettikleri ve raporlarını Maarif Eminliklerine verdikleri görülmektedir. Bu talimatnameyle Bakanlık merkez müfettişleri öğretim ve idare olarak ihtisaslarına göre gruplandırılmakla birlikte, bu işleminin pratikte uygulanamadığı, müfettişlerin hem teftiş hem de inceleme soruşturmaları bir arada yürüttükleri belirtilmektedir[10].
Teftiş kadrosunda 1929 yılına kadar başmüfettişlik unvan ve derecesi yoktur. Dördüncü dereceden Başmüfettişlik unvanı aynı yıl yürürlüğe konan 1452 sayılı Maaş Kanunu ile kabul edilmiştir[11].
1931 yılında 1834 sayılı Kanunla maarif eminlikleri ile birlikte mıntıka müfettişlikleri kaldırılmış ve mıntıka müfettişleri de merkez müfettişi olarak görevlerine devam etmişlerdir.
1933 yılında 2287 sayılı Kanunla Millî Eğitim Bakanlığı örgütü eğitim hizmetlerinin daha iyi yürütülmesini sağlamak üzere günün şartlarına göre yeniden yapılandırılmıştır. Bu kanunda "Bakanlık müfettişliğinin kuruluş şekli, çalışma biçimi ve görevleri tüzükle belirlenir" denmesine rağmen, tüzük ancak 1993 yılında çıkarılabilmiştir.
1941 yılında 1113 sayılı kanunla Mesleki ve Teknik Öğretim Müsteşarlığı bünyesinde ikinci bir Teftiş Kurulu oluşturulmuş, ancak görülen lüzum üzerine bu kurul 2287 sayılı Kanunla mevcut Teftiş Kurulu ile birleştirilmiştir. 1949 yılında bir kararla bir takım teftiş bölgeleri ihdas edilerek Bakanlık müfettişleri bölgelere dağıtılmış, ancak istenilen sonucu vermemesi üzerine kısa bir süre sonra (1950 yılında) bu uygulamadan vazgeçilmiş, Bakanlık müfettişleri Ankara, İstanbul ve İzmir merkezlerinde toplanmıştır [12].
1967 yılında yürürlüğe giren "Millî Eğitim Bakanlığı Teftiş Kurulu Yönetmeliği", daha önceki yönetmeliklerde tespit edilmiş bulunan esasları kapsamakla birlikte, özellikle müfettişlerin meslek içinde yetiştirilmeleri gibi yapıcı yenilikler getirmiştir.
1992 yılında Teftiş Kurulu Başkanlığı, 3797 sayılı Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunla danışma ve denetim birimleri arasında sayılmış, Bakanlık teşkilatı ile Bakanlık kuruluşlarının her türlü faaliyet ve işlemleriyle ilgili olarak teftiş, inceleme ve soruşturma işlerini yürütmek, Bakanlığın amaçlarını daha iyi gerçekleştirmek, mevzuata, plan ve programa uygun çalışmasını temin etmek amacıyla gerekli teklifleri hazırlamak ve Bakana sunmak, Özel kanunlarla verilen diğer görevleri yapmakla görevlendirilmiştir[13].
2011 yılına kadar bu görevleri yürüten Teftiş Kurulu Başkanlığı, 652 sayılı Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Rehberlik ve Denetim Başkanlığı olarak hizmet birimleri arasında sayılmıştır. Başmüfettiş, müfettiş ve müfettiş yardımcısı kadroları da, ilgisine göre millî eğitim başdenetçisi, millî eğitim denetçisi ve millî eğitim denetçi yardımcısı kadrolarına dönüştürülmüştür. Rehberlik ve Denetim Başkanlığı; Bakanlığın görev alanına giren konularda Bakanlık personeline, Bakanlık okul ve kurumlarına, özel öğretim kurumlarına ve gerçek ve tüzel kişilere rehberlik etmek; Bakanlığın görev alanına giren konularda faaliyet gösteren kamu kurum ve kuruluşları, gerçek ve tüzel kişiler ile gönüllü kuruluşlara, faaliyetlerinde yol gösterecek plan ve programlar oluşturmak ve rehberlik etmek; Bakanlık tarafından veya Bakanlığın denetiminde sunulan hizmetlerin kontrol ve denetimini ilgili birimlerle işbirliği içinde yapmak, süreç ve sonuçlarını mevzuata, önceden belirlenmiş amaç ve hedeflere, performans ölçütlerine ve kalite standartlarına göre analiz etmek, karşılaştırmak ve ölçmek, kanıtlara dayalı olarak değerlendirmek, elde edilen sonuçları rapor hâline getirerek ilgili birimlere ve kişilere iletmek; Bakanlık teşkilatı ile Bakanlığın denetimi altındaki her türlü kuruluşun faaliyet ve işlemlerine ilişkin olarak, usûlsüzlükleri önleyici, eğitici ve rehberlik yaklaşımını ön plana çıkaran bir anlayışla, Bakanlığın görev ve yetkileri çerçevesinde denetim, inceleme ve soruşturmalar yapmak; Bakanlık teşkilatı ile personelinin idarî, malî ve hukukî işlemleri hakkında denetim, inceleme ve soruşturma yapmak ve Bakan tarafından verilen benzeri görevleri yapmakla görevlendirilmiştir[14].
2014 yılında 6528 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanununla millî eğitim denetçiliği ve il eğitim denetmenliği unvanları maarif müfettişi unvanıyla birleştirilerek, Rehberlik ve Denetim Başkanlığında görev yapan millî eğitim denetçileri (başdenetçi, denetçi ve denetçi yardımcısı) il millî eğitim müdürlükleri bünyesinde oluşturulan maarif müfettişleri başkanlıklarına atanmıştır[15]. Devamında çıkarılan yönetmelikle başkan yardımcılığı şeklinde süregelen yönetsel kademe daire başkanlığına dönüştürülmüştür[16].
2016 yılında, 6764 sayılı Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile Rehberlik ve Denetim Başkanlığı tekrar Teftiş Kurulu Başkanlığına dönüştürülmüştür. Maarif müfettişi unvanı da Bakanlık maarif müfettişi olarak değiştirilmiştir[17]. Bakanlık maarif müfettişliğine; maarif müfettişi, eğitim müfettişi, millî eğitim denetçisi ve il eğitim denetmeni unvanlarını ihraz etmiş olup halen Bakanlık teşkilatında görevli olanlar ile Bakanlık teşkilatında şube müdürü ve üstü kadrolarda fiilen çalışanlar ile millî eğitim uzmanı ve millî eğitim uzman yardımcıları arasından mülakatla atamalar yapılmıştır.
2017 yılında çıkarılan yönetmelikle, başkan yardımcılığı yerine daire başkanlıkları şeklindeki yapılanma korunarak, Teftiş Kurulu Başkanlığının başkan ve daire başkanları ile görev ve çalışma merkezlerinde görevli müfettiş ve müfettiş yardımcılarından oluşacağı belirtilmiştir. Söz konusu yönetmelikte başmüfettişliğe atanma hususu da düzenlenerek, 2011 yılında başdenetçiliğe dönüştürülen, 2014 yılında ise tamamen kaldırılan bu unvan tekrar hayata geçirilmiştir[18].
2018 yılında, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle birlikte Teftiş Kurulu Başkanlığı Bakanlığın hizmet birimleri arasında yer almış ve Bakanın emri veya onayı üzerine, Bakanlığın görev alanına giren konularda Bakanlık personeline, Bakanlık okul ve kurumlarına, özel öğretim kurumlarına ve gerçek ve tüzel kişilere rehberlik etmek; Bakanlığın görev alanına giren konularda faaliyet gösteren kamu kurum ve kuruluşları, gerçek ve tüzel kişiler ile gönüllü kuruluşlara, faaliyetlerinde yol gösterecek plan ve programlar oluşturmak ve rehberlik etmek; Bakanlık tarafından veya Bakanlığın denetiminde sunulan hizmetlerin kontrol ve denetimini ilgili birimlerle iş birliği içinde yapmak, süreç ve sonuçlarını mevzuata, önceden belirlenmiş amaç ve hedeflere, performans ölçütlerine ve kalite standartlarına göre analiz etmek, karşılaştırmak ve ölçmek, kanıtlara dayalı olarak değerlendirmek, elde edilen sonuçları rapor hâline getirerek ilgili birimlere ve kişilere iletmek; Bakanlık teşkilatı ve personeli ile Bakanlığın denetimi altındaki her türlü kuruluşun faaliyet ve işlemlerine ilişkin olarak, usulsüzlükleri önleyici, eğitici ve rehberlik yaklaşımını ön plana çıkaran bir anlayışla, Bakanlığın görev ve yetkileri çerçevesinde denetim, inceleme ve soruşturma iş ve işlemlerini Bakanlık Maarif Müfettişleri aracılığıyla yapmak; Her derece ve türdeki örgün ve yaygın eğitim kurumları ile il ve ilçe millî eğitim müdürlüklerinin rehberlik, işbaşında yetiştirme, denetim, değerlendirme, inceleme, araştırma ve soruşturma hizmetlerini Bakanlık maarif müfettişleri aracılığıyla yürütmek ve Bakan tarafından verilen diğer görevleri yapmakla görevlendirilmiştir[19].
2021 yılında 1 nolu Cumhurbaşkanlığı kararnamesinde değişiklik yapılarak İl milli eğitim müdürlüklerinde, her derece ve türdeki örgün ve yaygın eğitim kurumlarının rehberlik, işbaşında yetiştirme, denetim, değerlendirme, inceleme, araştırma ve soruşturma hizmetlerini yürütmek üzere eğitim müfettişi ve eğitim müfettiş yardımcısı istihdam edilebileceği yönünde düzenleme yapılmış, 87 nolu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle il millî eğitim müdürlüğü bünyesinde görev yapan "maarif müfettişleri", "eğitim müfettişi" kadrosuna geçirilmiş ve okullara ve öğretmenlere yönelik rehberlik ve denetim kapasitesi güçlendirilmiştir. Ayrıca, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi ve diğer mevzuat düzenlemeleriyle uyumlu olarak "Bakanlık maarif müfettişi" unvanı, "Bakanlık müfettişi" olarak değiştirilmiştir. [20].
Başkanlığın görev merkezi Ankara'dır. İstanbul ve İzmir illerinde de çalışma merkezi bulunmaktadır.
1838 yılından beri değişik isim ve teşkilat biçimiyle hizmet veren Teftiş Kurulu Başkanlığı, rehberlik ve denetim yoluyla bireysel ve kurumsal gelişime öncülük ederek, eğitim öğretimde mükemmelliğin yakalanmasını ve her vatandaşın uluslararası standartlarda kaliteli eğitim almasını sağlamak vizyonuyla Bakanlık müfettişleri eliyle hizmetlerini sürdürmektedir.
KAYNAKÇA
[1] MEB (2007), Geçmişten Günümüze Teftiş Kurulu, Ankara: Teftiş Kurulu Başkanlığı Yayını.
[2] N. ÇELEBİ ve T. ASAN (2016), "Cumhuriyetin İlk Yıllarında Eğitimde Denetim Anlayışı (1923-1946)", Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, 4 (27), (sf. 18-31).
[3] S. TAŞER (2010), "Tanzimattan Cumhuriyete Modernleşme Sürecinde Öğretmen Yetiştiren Kurumlarda Eğitim Yönetimi Ve Denetimi", Konya: Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayınlanmamış Doktora Tezi (sf. 351).
[4] Remzi Burçin ÇETİN (2020), "Türk Eğitim Sisteminde Denetim Alt Sisteminin Analizi ve Bir Model Önerisi.", Malatya: İnönü Üniversitesi Yayınlanmamış Doktora Tezi (sf. 93).
[5] "3 Nolu Büyük Millet Millet Meclisi Îcra Vekillerinin Sureti İntihabına Dair Kanun" (1920, 2 Mayıs) Ceride-i Resmiye, 1.
[6] Kamil SU (1974), Türk Eğitim Sisteminde Teftişin Yeri ve Önemi, İstanbul: Milli Eğitim Basımevi (sf. 17).
[7] MEB (2007), Geçmişten Günümüze Teftiş Kurulu, Ankara: Teftiş Kurulu Başkanlığı Yayını.
[8] Remzi Burçin ÇETİN (2020), "Türk Eğitim Sisteminde Denetim Alt Sisteminin Analizi ve Bir Model Önerisi.", Malatya: İnönü Üniversitesi Yayınlanmamış Doktora Tezi (sf. 102).
[9] M. BOZAN (2003), "Merkeziyetçi Yönetimden Yerinden Yönetime Geçişte Alternatif Yaklaşımlar (Milli Eğitim Bakanlığı Örneği)", Malatya: İnönü Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Kamu Yönetimi Anabilim Dalı Yayınlanmamış Doktora Tezi (sf. 27).
[10] Kamil SU (1974), Türk Eğitim Sisteminde Teftişin Yeri ve Önemi, İstanbul: Milli Eğitim Basımevi (sf. 22).
[11] Kamil SU (1974), Türk Eğitim Sisteminde Teftişin Yeri ve Önemi, İstanbul: Milli Eğitim Basımevi (sf. 17).
[12] Kamil SU (1974), Türk Eğitim Sisteminde Teftişin Yeri ve Önemi, İstanbul: Milli Eğitim Basımevi (sf. 23-24).
[13] "3797 sayılı Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun", (Md. 26-27) (1992, 12 Mayıs) Resmi Gazete 21226.
[14] "652 sayılı Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname", (Md. 6, 17, Geçici Md 3) (2011, 14 Eylül) Resmi Gazete 28054.
[15] "6528 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun", (Md. 25) (2014, 14 Mart) Resmi Gazete 28941.
[16] "Millî Eğitim Bakanlığı Rehberlik ve Denetim Başkanlığı ile Maarif Müfettişleri Başkanlıkları Yönetmeliği" (2014, 24 Mayıs) Resmi Gazete 29009.
[17] "6764 sayılı Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun", (Md. 2, 6, 9, 13) (2016, 9 Aralık) Resmi Gazete 29913.
[18] "Millî Eğitim Teftiş Kurulu Yönetmeliği" (2017, 20 Ağustos) Resmi Gazete 30160.
[19] "1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi", (Md. 302, 320) (2018, 10 Temmuz) Resmi Gazete 30474.
[20] "87 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde Değişiklik Yapılmasına Daire Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi", (2021, 03 Aralık) Resmi Gazete 31678.